Üretim tekniklerinin gelişmesi ve yaygınlaşmasına paralel pazarda birbirine benzer ürün ve hizmetler ortaya çıkarken, tüm firmalar pazarda kendilerine yer edinmeye çalışıyorlar. Buna ek olarak bir de sosyal medya ve bağlantılı iletişim araçları var tabii. Siz burada bir ürün tasarlıyorsunuz, resimleri instagrama koyuyorsunuz. Bir de bakmışsınız ki, mesela Portekiz de sizin tasarımlar tezgahlarda. Ya da tersi.
Bir de Türkiye gibi ülkelerde uzun süre ekonomik krizin gölgesinde yaşayan üretici firmalar, krizden güçlenerek çıkmak, pazar paylarını artırmak ve yeni pazarlara ulaşmak için yeni model ve ürünler oluşturma yoluna gidiyorlar. Bu noktada büyük emek ve harcamalarla oluşturulan yeni ürün ve modellerin taklitlere karşı korunması daha da büyük önem taşıyor.
Firmaların bin bir emek ve harcamayla oluşturduğu bu ürünler birileri tarafından taklit edilerek haksız bir rekabet yaratılıyor, ürün ve firma prestij kaybına uğruyor. Özellikle tekstil, hazır giyim, mobilya, makine ve gıda gibi sektörlerde yani ürünün görselliğinin öne çıktığı alanlarda endüstriyel tasarımların korunması onun oluşturulması kadar önemli oluyor. Bu korumanın yasal yoldan sağlanmasının tek yolu ise endüstriyel tasarım tescil belgesinin alınması. Yani gerekli işlemlerin tamamlanarak bu alanda ülkemizde tek yetkili makam olan Türk Patent ve Marka Kurumu’na başvurusunun yapılarak, belgenin alınması.
Ürünü farklılık, kolay algılanma, görsel açıdan estetik ve güzellik kazandıran endüstriyel tasarımlar, uzun süren çalışmalar ve maliyetli işlemlerle ortaya çıkıyor. Firmanın varsa kendi dizayn departmanı ya da çalıştığı tasarımcı tarafından oluşturulan model, desen ya da dizayn, tescil belgesi alındığında yasal koruma çemberi içine girmiş oluyor.
Özellikle tasarımların ön plana çıktığı sektörlerde faaliyet gösteren firmaların yeni ürün ve dizayn üretmeleri halinde ekonomik kriz dönemlerinden fazla zarar görmedikleri, hatta yeni ürünleri, çalışmaları nedeniyle rakipleriyle aralarındaki mesafenin açıldığı da bir gerçek. Yeni desen ve modeller gerçek sahipleri tarafından tescil ettirilmedikleri takdirde karşılarına ciddi bir taklit sorunu çıkıyor. Örneğin, piyasada çok tutulan bir tekstil ürünün deseni kolayca başkaları tarafından alınıp uygulanabiliyor. Bu deseni yaratan firma eğer endüstriyel tasarım tescil belgesine sahip değilse, taklitleri seyredip, üzülmekle yetiniyor. Ama, tasarım tesciline sahip bir firma hakkını yasal yoldan arayarak, hem zararını tazmin etme yoluna hem de benzer olayların bir daha yaşanmaması için örnek bir çalışma yoluna gidiyor. Özellikle sektörde faaliyet gösteren firmalar birbirlerinin çalışmalarını çok yakından takip ediyor. Taklit sorunun en yoğun yaşandığı yerlerden biri de fuarlar oluyor. Herhangi bir sektörel fuarda yeni ürünlerini sergileyen firma, kısa bir süre sonra beğenilen ürünlerinin benzerlerini piyasada görebiliyor.
Yurt içindeki rekabetin yanı sıra uluslararası pazarlara açılan ya da açılmayı hedefleyen firmaların bu yeni arenaya hazırlıklı olması gerekiyor.
Taklitlerle uğraşmak büyük zaman ve para kayıplarına yol açmanın yanı sıra çoğu kez firmaların ticari itibarlarını ve faaliyetlerini de olumsuz yönde etkiliyor. Firma tarafından, piyasadaki kötü örnekler, taklitler “Bana ait değil” dese bile tüketicinin bunu anlaması, duyması kolay olmuyor.
Yeni ve özgün dizaynların tescil yoluyla koruma altına alınmaması durumunda aslında tasarımcı kendi hakkını taklitçilerle paylaşmış oluyor. Haksız rekabete, haksız kazanca ses çıkarmamış oluyor. Örneğin, dekoratif ürünler üreten bir firmanın ürünleri çok beğeniliyor, satışlar çok iyi. Bir süre sonra taklitleri piyasada boy göstermeye başlıyor. Fakat, tasarım tescil belgesi yok ve başvuru için gerekli yasal süreyi kaçırmış. Taklitler o ürünler kadar güzel değil, maliyetleri daha düşük, kalitesiz ve daha ucuza satılıyor. Sonuçta tasarım sahibi firmanın satışları düşmeye başlıyor. Bu durum ciddi bir haksız rekabet, firma açısından başarısızlıktan başka bir şey değil.
Kendine ait, özgün ve yeni tasarım geliştiren firmanın tek yapması gereken şey ürününü Endüstriyel Tasarım Tescil Belgesi alarak koruma altına aldırması. Bu konuda hizmet veren profesyonel bir vekillik firmasıyla çalışması işleri büyük ölçüde kolaylaştıracak. Tescil öncesi yapılacak araştırmalar, ürünün tescil kriterlerine uygunluğunun araştırılması, tescil için gerekli başvuru evraklarının hazırlanması, yasal sürelerin iyi takip edilmesi gibi unsurların profesyonel bir ekip tarafından incelenip, işlemlerin gerçekleştirilmesinde yarar var.
Kısacası piyasada korumayla dolaşmakta fayda var.